Uzun zaman sonra adam gibi bir filmle karşıma geçen büyük oyuncu Christoher Walken'a teşekkür ediyorum.
Felsefi cümleler havada uçuşuyor. Filmin herhangi bir yeri hayatınızı değiştirebilir, uyarmalıyım. Özellikle de Christopher Walken'ın sınıfından çok şey öğrenebilirsiniz. Ben öğrendim.
Uzun zamandır birbiriyle çalan dört müzisyenin hayatındaki bir dönüm noktasını izleyeceksiniz. Eşini bir yıl önce kaybetmiş ve Parkinson teşhisi konan çellocu, müzik gestaposu 1. kemancı, orta yaş bunalımında kafası karışan 2. kemancı, 3 erkeğin arasında sağduyuyla denge kurmaya çalışan ancak dengeleri (tabii ki) daha beter eden 3. kadın kemancı. İşler feci şekilde sarpa sarıyor.
Aynı enstrümanı çalan 2 kişi varsa, orada rekabet vardır. Evlilik bir deli gömleğidir ve giymesi de, çıkarması da başlı başına zor bir iştir. Müzik bilek işi değil, yürek işidir. Akıllı kurt kocayınca köpeğe maskara olmaz, ona yol gösterir. Lastik patlaması, felaket kılığına girmiş bir lütuftur, tabii anlayana...
Muhteşem bir film. 3/4
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder